Merhaba. Daha önce konuştuğumuz konular hakkında bir genel tekrar yapayım istedim. Etkili konuşmanın olmazsa olmazları var. Bunun başında nefes geliyor, biliyorsunuz. Nefes deyince diyafram nefesini kastediyorum tabi. Diyaframdan söz ederken söylemiştim, diyafram nefesi deyince ayrı bir organla aldığımız bir nefes aklımıza gelmemeli. Yine akciğer yoluyla nefes alıyoruz ama sadece akciğerin altında, alt bölgede bulunan atıl bölgeyi hareketlendiriyorum. Yani sesimin daha iyi çıkması için, daha uzun süreli çıkması için, daha az yorulması için gırtlağımın diyafram nefesine ihtiyacım var. Sağlık için de diyafram nefesine ihtiyacım var. Sesi daha iyi kullanmak için de diyafram nefesine ihtiyacım var. Basit çalışmalardan söz etmiştim. Bunun temeli sırtüstü yatıp bir iki üç kitap koyup diyaframı çalıştırmaktan geçiyor. Ayrıntılısı çalışma notlarında var. Oradan izleyebilirsiniz. İkinci aşama ses. Doğru bir nefesten sonra iyi bir sese ihtiyacımız var. Yani nefes zaten sesi destekliyor tabii ama ses de nefesi destekliyor. Yani ne kadar iyi ses çıkarırsak, nefesimizi o kadar rahatlatmış oluyoruz ve ne kadar iyi nefes alırsak o oranda iyi ses çıkarıyoruz. Ses ile nefes bir döngü. Bu döngüyü çok iyi kullanmamız lazım. Yani önce çok iyi nefes alıştırmaları yapmamız lazım. Sonra sesimizi çok iyi çalıştırmamız lazım. Ona da temel olarak zorlamayan, gırtlağı zorlamayan seslerden başlamamız gerektiğini söylemiştim. Mesela "m" sesinden başlamamız gerektiğini söylemiştim. Hatta şöyle bir egzersiz yapmıştık. Hatırlatayım. Mmmmmmmmmm mmmmmm. Sonra ünlüleri bağlamıştık. Hatırlıyorsanız. MmmmmmmAaaaaaMmm mmmAaaaa. Bunu alfabetik sırayla yapmıştık. Sonra Maammaamm yapmıştık mesela. MammammmammMoommoommoommMıımmıımmıımmMamm- ammmammNaannaannann MoommoommoommNoonnonnonn gibi çalışmalar yapabiliriz. Sesimizi ısıttıktan sonra diğer ünsüzlerin üzerine gidebiliriz. Konuşmamız için, etkili konuşmamız için nefese, sese ve daha önce de söylediğim gibi ünsüzlere ihtiyacımız var. Yani Türkçe'nin ünsüzlerini çok iyi çalışmamız, çok iyi çıkarmamız gerekiyor. Bütün ünsüzleri alfabetik sırayla, gerekirse başka başka ünsüzler koyarak mesela karışık ünsüzlerle çalışabiliriz demiştik. Şöyle Bıta Cıra Çıla gibi böyle sırayla devam edebiliriz. Yani nefesi sesi çalıştıktan sonra. Aynı zamanda konuşma organlarımızın çalışmasına da yarayan bu egzersizleri yapabiliriz. Konuşma organlarımızın çalışması tabii yine bu döngünün bir parçası. Yani nefesi ve sesi dengeliyor iyi artikülasyon, konuşma organlarının iyi çalışması. Rahat bir çene, rahat bir dudak. İyi çalışan bir dudak mutlaka diğer etkenleri etkiliyor. Sonra daha teknik durumlar devreye giriyor. Yani nefesten, sesten, artikülasyondan, yani boğumlamadan konuşma organlarının çalışmasından sonra teknik bir şey devreye giriyor. Vurgu. Vurgu, Türkçe'nin belli vurgu kuralları var. ondan da söz ettik. Genellikle istisnalar dışında Türkçe'deki sözcük vurgularının son hecede olduğunu söylemiştik. Tabii ki istisnalardan söz ettik. Yer adlarından veya yabancı kökenli sözcüklerin vurguları değişik değişik yerlere aldığından söz ettik. Bunun yanında uygulamarda metinlerde de söz ettik. Ritim çok önemli demiştik veya işte konuşmamızın hızı yani temposu çok önemli demiştik. Yani hüzünlendiğimizde, çok kötü şeyler yaşadığımızda, önemli bir şey anlatacağımız zaman you da ritmimizin düştüğünü veya çok heycanlandığımızda daha mutlu bir şey anlatırken ritmimizin hızlandığını veya tempomuzun hızlandığını söylemiştik. Hatta şöyle bir şey var. Konuşmanın bir besteleme olduğunu söylemiştik. Yani buradaki Do eğer hüzünse ve ona bağlı olarak tempomuz daha yavaşsa, hüzünlüysek, buradaki Do farklı bir Do, yine Do, başka bir Do. Burada tempomuz daha hızlı ve bakın daha üst tonlarda söylüyorum ve daha hızlı konuşuyorum daha ritimliyim daha tempoluyum, başka bir şey olduğunu söylemiştik ve bunun bir bu aralıkta, hatta bu aralığı aşan yukarı ve aşağı doğru aşan bir besteleme olduğundan söz etmiştik. Besteleme deyince tabii işe yürek giriyor, yani tonlama giriyor. Vurguyu destekleyen bir şey. İyi bir vurgudan sonra iyi bir tonlamaya ihtiyacımız var. Sesimizin tonu da buna dahil tabii. Sesle bağlantılı biraz da tonla bağlantılı, tonlama. Entonasyon diyoruz veya ezgileme diyoruz buna tonlamaya. Bu son aşama artık konuşmanın olmazsa olmazlarından yani nefesi, sesi, vurguyu, ritmi, tonlamayı harmanlarsak, yani sesimizi iyi kullanırsak, iyi nefes alırsak, doğru vurgu yaparsak, Türkçe'nin vurgularına vakıf olursak, duygularımız yerindeyse yani iyi tonluyorsak iyi konuşuruz. Bütün bu konuları mutlaka ayrıntılı bir şekilde çalışma notlarından çalışmanız gerekiyor.